Başlıktaki soru aslında sözde...Çünkü az önce biten maçı izledikten sonra tam olarak anladım artık Fenerbahçe'nin mevcut durumu konusunda suçluyu, suçluları...Sanılanın aksine sonuçla alakalı değil bu yazı; suçluyu/suçluları suçlu yapan da 2-1 lik Yeni Malatya mağlubiyeti değil. Ama bu maç benim için şimdiye kadar kafamda tam olarak yanıtlayamadığım bir sorunun cevabını kesin olarak bulmama, daha doğrusu apaçık görmeme sebep olmuştur, doğru.
Öncelikle suçlunun kimler olmadığını açıklamak, yazının seyrini daha keyifli kılar kanımca. Suçlu Okan Alkan mı? Skor üzerinden böyle bir soru soruyorum fakat Fenerbahçe'nin genel durumunu geçtim de, bugünkü maç için bile suçlunun Okan olduğunu iddia edecek kişi varsa ya zerre futbolla alakası yoktur, ya Okan'ı sevmiyodur, ya Okan'a forma şansı verdiği için Aykut'u sevmiyordur, bu şekilde Aykut'a vuracağını düşünmektedir ya da tamamen kötü niyetlidir. Ha bir de eklemek lazım ya da taraftarı olduğu takıma teknik direktör olarak Christoph Daum'u hak ediyordur. "Ama Christoph Daum'un zamanında Fenerbahçe şöyle başarılıydı, son hafta şöyle olmasaydı Fener şampiyondu" gibi cümlelere karnım tok onu da baştan söyleyim. Neyse çok sapmadan toparlayalım, Okan değil suçlu o kesin. Peki Selçuk Şahin mi acaba takımın mevcut halinin sorumlusu? Yeteneği ne kadar kısıtlı olsa da, ileriye değil yana oynasa da, sahada gösterdiği mücadeleyle suçluyu Selçuk addetmek kanımca biraz acımasızlık olabilir. Ayrıca Fener'in genel durumu konusunda zaten suçlu olamaz çünkü düzenli forma şansı bile bulamıyor takımda. Peki Christian ya da Andre Santos mu asıl suçlular?? Karaktersizlikleri ve umursamazlıkları için evet bir parça suçlular, hatta belki kimine göre oyuncular arasında en önemli suçlular onlar. Bir ölçüde bu fikre de katılabilirim belki ama bence yapana değil yaptırana bakmak gerek.
Sen yönetim olarak yerine yenisini alamasan bile Christian ve A.Santos'u transferin başladığı ilk gün bir yolunu bulup bu takımdan gönderemiyorsan, maruz kaldığın davranışları sonuna kadar hak ettiğini kanıtlıyorsun demektir. Niang ya da Stoch mu suçlu diye sorsak? Fizik düşüklüğü yüzünden Niang'ı, Twente'deki performansını ortaya koyamadığı için Stoch'u da sorumlu tutabiliriz Fener'in durumundan. Ama yok aradığım cevaplar bunların hiçbirisi değil ya da daha doğrusu tek başına hiçbiri değil. Ayrıntısına birazdan değineceğim.
Temel suçlu adayı Aykut'u değerlendirelim acaba o mu suçlu? Fenerbahçe taraftarlarının şu an itibariyle %95'inin temel suçlu olarak Aykut'u gördüğüne adım gibi eminim. Çünkü severiz ukala t.direktörleri...Aykut gibi sessiz adam hoşumuza gitmez, yakın görmeyiz kendimize. Spor yazarları çıkar Aykut'un sürekli asık suratından bahseder, neden gülmediğiniz tartışır. Sanki Arsene Wenger, Alex Ferguson falan gülücükler saçar maç içinde. Hem zaten b.k vardır yedek kulübesinde gülmekte. Eğer t.direktör gülmezse oyuncunun morali bozulur çünkü niye gülmüyor bizim hoca diye manyak bi fikre kapılır ve inandırır kendisini. Yılmaz Vural, Hikmet Karaman, Fatih Terim sürekli şov yaptıkları için sıcak gelir bize. Popülizme bayılırız... Daum İstiklal Marşı okuyor diye günlerce yazıldı, konuşuldu. Yabancıya bayılırız...Werner Lorant'ı bile Aykut'tan daha çok sever Fener taraftarı. Ama yeri gelir milliyetçiliğimiz kabarır, milli takımın başında Türk t.direktör olmalı falan diye alırız gazı. Ama en önemlisi sabrımız yoktur...Bugün Aykut'u göndersen Aziz Yıldırım yönetimiyle gelecek yeni hocanın çapı konusunda çok eminim. Ya da bu seçim sonunda Fenerbahçe'nin geleceği konusundaki umutları nasıl çöpe atabiliriz ben/biz bunları yıllarca yaşadık. Günü kurtarmak adına, tartışmaları dindirmek adına saçma sapan bir t.direktör ve muhtemelen en kısa zamanda 30unu geçmiş bir dünya yıldızı transferlerini görmekten bıkmadık mı...
Örneğin bugünkü maç için konuşursak Aykut'u ne diye suçlayabilirsiniz? Niye Okan oynadı diye sorulabilir? Genç oyuncular kupa maçlarında oynar, oynamalı da zaten aksini düşünene katılmıyorum. Niye A.Santos yok diye sorana niye olsun ki arkadaş diye sormak isterim. Aykut doğru bir 11 sahaya sürmüş fakat oyuncular oynamak istemedikten sonra Aykut naapsın??
İşte burdan asıl suçluya geleceğim. En büyük suçlu kesin bir şekilde yönetim yani Aziz Yıldırım. Ama daha hayati olanı futbolcuların suçu. Bugünkü maçın devre arasında biri futbolculara "sahaya çıkıp oynayan koşan mücadele eden i...nedir" dese bile eminim ki bugünkünden daha çok mücadele ederlerdi. Gruptan çıkmayı geçtim. 2 maçta 0 puan almışsın. Karşında sana göre zayıf bir takım Skor 1-1...Baskıyı kurmuşsun golü atamadan devre olmuş. Normal bir takımın normal futbolcuları ikinci devreye ısırarak, maçı isteyerek başlar. Neden? Bari Yeni Malatyaspor'u yenelim de şu maçı izleyen taraftarlarımız daha fazla utanmasınlar, Fenerbahçe futbolcuları olarak biz daha fazla utanmayalım diye. Ama hiçbirinin utanması zerre kalmamış. Skor olmuş 2-1 Yeni Malatya lehine. Dakika 70...Fenerbahçeli oyuncular baskı yiyor, 100de 100 üç tane daha pozisyon veriyorlar kalelerinde. Bunun adı tek kelimeyle REZALETtir...Başka bir kelimeyle de anlatılabilir bu durum: KEPAZELİK. Aziz Yıldırım'ın bu saatten sonra yapması gereken Aykut'la en az 3 yıllık yeni bir sözleşme imzalayıp A.Santos, Christian, Bilica, Guiza gibi isimler başta olmak üzere bir çok futbolcuyu kapının önüne koymaktır. Çünkü bunun yerine t.direktörü kovup yerine yenisini getirmeniz durumunda, geçmişte de olduğu gibi, futbolcular ne kadar kötü oynarlarsa oynasınlar, sahada ne kadar yürürlerse mücadele etmezlerse etmesinler faturanın t.direktöre çıkacağının bal gibi farkındalar. Bence Fenerbahçenin geleceği için asıl tehlike de burda başlıyor.
Bu saatten sonra yönetime düşen takım ne kadar kötü giderse gitsin t.direktörün arkasında durmak ve bu formayı hak etmeyen futbolcu bozuntularını kapı önüne koymaktır. Bu yazılanı yapmayacaklarsa bir dakika daha koltuklarında oturmasınlar ve kulübün yakasını artık bıraksınlar. Çünkü gerçekten yeter. Bir Fenerbahçe taraftarı olarak izlediğim maçlardaki ruhsuz, koşmayan futbolcuları her senenin bir döneminde bu şekilde izlemekten gına geldi, yeter...